No products in the cart.
Bir ağacın altında oturuyordum, elimde bir tüy yumağı… İri göğsümü kaşıyıp elimdekileri rüzgara savurdum. Kara ellerim şimdi boştu. incirler ile doldurdum onları, sonra midemi. Birdenbire bana benzeyen ama aynı zamanda bana benzediği için utandığım bir başkası çıkageldi. Onu yedim utancımla birlikte. İşte o an içim yaşamla doldu. Doldu dolmasına ama ölüm de geldi onunla birlikte.[...]
Mekanlar davranışlarının, düşünce akışlarının ve alışkanlıklarının üreticileridirler. Mekan bedene, beden bedenlere gebedir. Onların içinden geçerken ya da orada öylece dururken mekanlar belirsizleşirler, tıpkı bir hayalet gibi bedeninin içinden geçerken tekrar tekrar gebe kalırlar, hiç durmadan yer değiştirir, birleşir ve dağılırlar. Kendilerini oluşturan her bir parça bir diğeri üzerinde güç sahibidir. Birbirimizi içimizde taşırız. Varlığın dönüşümü[...]
Recent Comments